ERDOĞAN AYDIN
Mehmet Bayrak…
İyi bir entelektüel, verimli bir yazar ve ötekileştirilenlerin arşivcisi… Benim için ayrıca uzun soluklu bir dost…
Mehmet tarih, folklor, etnografya alanlarında hem ciddi bir kaynakça ortaya çıkardı hem de bu kaynaklar üzerinden gerçekleştirdiği bir dizi analizle, açığa çıkardığı bilgilerden daha verimli faydalanabilmesini sağladı.
Kürtler ve Alevilik konusunda bugün çok geniş bir kaynakçaya sahipsek, bunda Bayrak’ın önemli bir katkısı var. Eğer onun bu denli geniş bir arşiv derlemesi ve irdelemeleri olmasaydı, özellikle Kürtler ve Alevilere ilişkin bu denli bilgiye ve perspektife sahip olamayacaktık.
Onun, bütün araştırma, derleme ve analizlerinde bu toprakların mağdurlarına ve direnenlerine hizmet etmesi ayrı bir önem taşıyor. Daha ilk çalışması olan “Tevfik Fikret”ten başlayarak aklını özgürlükler ve adaletten yana kullandı. Yaşadığı coğrafyanın ezilenleriyle saf tuttu. Onların sıra neferi, onların tarihçisi, onların entelektüeli oldu.
Önceki onyıllarda emekçilerin safında başlayan duruşu sonraki onyıllarda da Kürtlerin ve Alevilerin hak mücadelesinde şekillendi. Entelektüel birikimlerini entelektüel sorumluluklarının hizmetine verdi ve bu birikimlerini bu sorumluluklarının gereğine uygun geliştirdi.
Bu süreçte tercihlerinin de bedelini ödedi tabii. Yargılandı, hapis yattı, sürgün çekti. Ama orada kalmadı.
Sürgünlüğünü pek çok entelektüelden ayrımla hem kendisi hem de başkaları için bir üretim alanına çevirdi. Avrupa kütüphanelerini pek çok makalenin bulunup çevrilmesinde başarıyla kullandı.
Ondan söz ederken kıymetli dostluğunu ve paylaşımcılığını da özellikle anmalıyım. Keza sohpet bilirliğini, dışa dönük ve pozitif kişiliğini, farklılaştığımız konularda bile verimli tartışmalar yapılabilen ve faydalanılan niteliğini… Bu bağlamda arkadaşlığından pek çok noktada faydalandığımı da özellikle belirtmeliyim.
Sevgili Mehmet Bayrak’a, yazarlığının 50’nci yılında daha verimli ve sağlıklı bir yaşam diliyorum.